9 Eylül 2007 Pazar

Arka Sokaklar 31. BBölüm

Arka Sokaklar 29. BBölüm

Arka Sokaklar 28. BBölüm

Arka Sokaklar 11. BBölüm

Arka Sokaklar 34. BBölüm

Arka Sokaklar 10. BBölüm

Arka Sokaklar 9. BBölüm

Arka Sokaklar 18. BBölüm

Arka Sokaklar 1. BöLÜM

8 Eylül 2007 Cumartesi

Avrupa Yakası 118. BBölüm

Doktorlar 6.bölüm

Sila 22.Bölüm

Arka Sokaklar 4. Bölüm

Hatırla Sevgili 32.Bölüm

Ezo Gelin


Ezo, annesini ve babasını küçük yaşta kaybetmiştir. Çok çocuklu yakın bir akrabasının yanında biraz evlatlık, biraz besleme gibi büyütülür. Oldukça zeki, hırçın, isyankar yaradılışlı bir kızdır. İlkokul ve ortaokulu bitirdikten sonra okumasına izin verilmez. O da tarlada bahçede canını dişine takarak çalışmaya başlar. Büyüdükçe güzelleşen, güzelleştikçe de köydeki delikanlıların ilgisini çeken Ezo’ya kimse bir türlü yanaşamaz. Bir kere kız çok hırçındır ve tepesi atınca ne yapacağı belli değildir, kaldı ki, köyün en yakışıklı delikanlısı Ömer de Ezo’nun kalbini çoktan çalmış, cebine koymuş ve askere gitmiştir. Asker yolu gözleyen Ezo, hasretliğin son günlerini saymaktadır artık. Ömer’in teskeresini alıp köye gelmesine, babalığından kendisini isteyip gelin etmesine sayılı gün kalmıştır. Köyün en varlıklı adamı Bilal Ağa, Ezo’ya talip olup zaman zaman zorluklar çıkarsa da vuslata mani olamaz. Ömer ve Ezo şanlı bir düğünle evlenirler. Mutluluğun doruğundadır iki genç. Ömer’in baba evinde Demirci Dinar Baba, Hacer Ana ve Ömer’in kardeşi Cin Ali ile mutlu mesut bir hayta başlarlar.Artık onca insan bir tek demirci ocağından nasiplenmeye başlamışlardır. Ancak Ömer’in, Ezo’yla kurduğu yeni yaşantısına dair düşleri, idealleri vardır. Sonunda Ezo’yu da ikna eden Ömer, asker arkadaşı Recep’in iş teklifini kabul eder ve uzun yol şoförlüğüne başlar. Önceleri her şey iyi gider, genç çift geçimlerini rahat rahat sağlamaya başlarlar ancak ilerleyen zaman birçok acı sürpriz getirip koyar önlerine. Ömer’in kullandığı kamyon bir gün saldırıya uğrar ve Ömer’in ölüm haberi ile yanıp kavrulur bütün köy. Canı herkesten çok yanan Ezo bir türlü inanmaz Ömer’inin öldüğüne. Gece gündüz demeden kocasının yolunu gözlemeye devam eder. İnsanlar delirdi deseler de onun için Ezo, Ömer’den asla vazgeçmez.. Gün gelir Ezo, yaralı bir kalp ve bir avuç hatırayla yollara vurur kendini. Artık hem töreye, hem hayata hem de ayrılık acısına tek başına kafa tutmak zorundadır. Kalbinde ve hayallerinde yaşattığı Ömer’den güç alır Ezo, dimdik durur her zorluğa karşı. ‘Hiçbir rüzgara boyun eğmem artık’ diye düşündüğü bir gün alt üst olur bütün yaşamı; o gün, öldü sanılan Ömer’i, sevdiği, ömrünü verdiği adamı kanıyla canıyla tekrar karşısında gördüğü gündür!

Hepsi Bir


Aynı evde yasayan Cemre, Yasemin, Eren ve Gülçin, okudukları gösteri sanatları akademisini bitirmeye çalısırken, baslarına gelen trajikomik bir olay yüzünden, altına girdikleri yüklü miktardaki borcu ödemek zorunda kalınca, kendilerini bir anda sahne dünyasının parıltılı ısıkları altında bulurlar. Ancak bu durum, okuldan atılma riskini de beraberinde getirir. Genç yaslarında, bir yandan söhret olmanın agır yükünü tasımayaçalısırken, diger yandan gerçegi Akademinin Müdürü Erol Hoca'dan saklamak için ugrasırlar.Çıktıkları yolda en büyük yardımı, San hocası Banu, dans hocası Mustafa ve barlarda sarkı söyledigi için akademiden atılan ama yetenekli bir müzisyen olan Mert'den alırlar. Mert, akademide okuyan Tolga'yla birlikte kızların alt katında yasamaktadır.Kızların söyleyecegi sarkıları yazan ve besteleyen Mert, aynı zamanda kızların konser baglantılarını da yapar. Zaman içinde Gülçin, hem Mert'in ilham kaynagı, hem de sevgilisiolacaktır.Cemre ise okulun zengin çocuklarından Emre ile çıkarken, Eren, okulun kendini begenmis, agzı iyi laf yapan tek ögrencisi Barıs'la birlikte olur. Taa ki, Barıs ve Emre'nin onları tavlamak için iddiayı girdigini ögrenene kadar. Bu süre içinde Cemre'ye asık olanEmre, degismeye ve iyi biri olmaya baslarken, Barıs teselliyi Emre'nin eski sevgilisi Alev'in kollarında bulur.Alev kızların can düsmanıdır. Yine kendisi gibi kızlardan nefret eden Arzu'yla, kızları kötü duruma düsürmek için elinden geleni yapar. Yasemin ise diger kızlar kadar sanslı degildir. Her nedense, okulun "inek" çocugu Korkut, Yasemin'e asıktır. Yalnızlıktan nefret etse de Yasemin, erkeklere bir türlügüvenememektedir. Cemre, Yasemin, Eren ve Gülçin, bütün bu mücadele içinde, askı, hayal kırıklıklarını, nefreti, sevgiyi ve hüznü tadarken, bir yandan da inanılmaz eglenirler.

Kurtlar Vadisi Pusu


“Kurtlar Vadisi – Pusu” işadamı Çağrı Toros’a yapılan suikastla başlıyor. Olayı bir terör örgütü üstlenmiş ve eylemin tetikçileri yakalanmıştır.Ancak Polat Alemdar, suikastın arkasında açıklananlardan başka nedenler ve güçler olduğuna inanmaktadır. Öncekiler gibi bu davanın da gerçek failler bulunmadan kapanmamasını ister. Artık faili meçhuller, sebep ve sonuçlarıyla, çağın en önemli silahı olan “para” üzerinden takip edilecektir.Adım adım delillere ulaşmaya başlayan Polat, Toros Ailesi’yle doğrudan temas kurmaya çalışır. Benzer eylemlerde uygulanan stratejilerin tekrarlanacağı beklenirken, kötü bir sürprizle karşılaşılır.Polat’ın ekibi “Pusu”ya düşürülmüştür

Kavak Yelleri


Kavak Yelleri, başında kavak yelleri esen, içinde kasırgalar oluşan, kanında tatlı zehir dolaşan, büyümek için sabırsızlanan dört gencin hikayesini anlatıyor. Yazları cıvıl cıvıl, kışları ise ıssız bir Ege kasabasında yaşayan Deniz, Aslı, Efe ve Mine herkese kendi hikayesinden bir şeyleri hatırlatacak. Mutlu ve güvenli ailesinden kopup kendi yolunu bulmaya, büyümeye çalışan Deniz; idealist, güçlü, maddi zorluklara rağmen okuyan, hayata karşı sert görünmeye çalışan hassas Aslı; rahat ve esprili tavırlarıyla içindeki acıyı saklamaya çalışan Efe. Ve ayrık otu, isyankar Mine. Sıkı dostluklar, ilk aşklar, ÖSS baskısı, okul, aşılmaya çalışılan aile sorunları herkese tanıdık gelecek. Büyümenin zorlukları yetmezmiş gibi, kahramanlarımız bir de ÖSS’yle savaş vermekte ve artık büyük gün de yaklaşmaktadır. Akıllarının başlarında olmadığı bir dönemde hayatlarının en önemli sınavına girip, en önemli kararını vermeleri gerekmektedir.

Selena 10. Bolum

Cennet Mahallesi


Cennet Mahallesi İstanbul'un kenar semtlerinden biridir. Dans, müzik, aşkların bol olduğu bir yerdir burası. En güzel kızlar, en afili delikanlılar, en hoş sohbet duygulu insanlar burada yaşar.Bu mahallenin gülü güzeller güzeli dansöz Sultan ile yanık sesli kemancı Ferhat birbirlerine deliler gibi aşıktır ama iki taraf aileleri arasında 4 göbek önceden başlayan düşmanlık bu iki sevgilinin aşkına mani olmaktadır.Sultan'ın anası bohçacı Penbe ile Ferhat'ın babası zurnacı Yunus'ta yıllar önce birbirlerine büyük sevda ile bağlanmışlar ama bu düşmanlık onlarında mutluluğunu bozmuştur.Falcı nine, saz tamircisi dededen başlayıp 6 yaşındaki Ayşe ile 8 yaşındaki Ali'ye kadar süren bu düşmanlık bakalım sonra erecek mi?

Selena


Selin, Leyla ve Nazlı, anne ve babalarını bir trafik kazasında kaybederler ve hayatları alt üst olur. Üç küçük kız annelerinden kalan üç beş parça eşya ve bir sandık dolusu hatıra defteri ile birlikte amcalarının yanına yerleşirler. Amcanın huysuz karısı Aslı ve önceki evliliğinden olma kızı Kıvılcım, üç küçük kızı evde istememektedir.Üç öksüz kıza akıllara gelmedik eziyetler yaparlar. Üstelik bu eziyet okulda da müdür Fitnat hanım ve küçük zengin şımarıklar tarafından da sürdürülmektedir. Selin, Leyla ve Nazlı Dünyada yapayalnız kaldıklarını düşünürler evrenin kaderini değiştirecek sırra sahip olduklarını bilemeden. Çünkü ütopya gezegenindeki adalet divanında evrenin iyilik ve kötülük savaşındaki son durak tartışılmaktadır.Dünya… Kötülerin temsilcisi Hades ve köpeği Belarus dünyada kötülüklerin artması için çaba harcarken, iyilerin dostu ve yardımcısı Selena çaresizdir. Çünkü el ele vererek kendilerini dünyaya insan kılığında davet edecek üç masum kızı bulamamıştır. El ele verecek ve Selena'yı çağıracak bu üç küçük kız tahmin ettiğiniz gibi Selin, Leyla ve Nazlı'dan başkası değildir. Selena'nın onlara ihtiyacı var? Dünyadaki iyi insanların da Selena'ya.

Yaprak Dökümü


Bütün hayatını beş çocuğuna iyi fikirler ve temiz ahlak vermeye adayan Ali Rıza Bey, bir haksızlığa göz yumması istenince kaymakamlık görevinden istifa eder. Kızı Necla da İstanbul’da üniversiteyi kazanınca, ailece İstanbul’a yerleşmeye karar verirler.Aileden kalma eski evin tadilatı, Leyla’nın üniversiteye hazırlık kursu, Necla ve Ayşe’nin okul masrafları derken Ali Rıza Bey’in emekli ikramiyesi erimeye başlar. Ali Rıza Bey yeniden çalışmaya başlar. Yeni işinde de ilkelerinden ödün vermesi istenince yine istifa eder. Şartlar artık daha zor olduğu için, Hayriye Hanım bu kararını desteklemez ve evde huzursuzluklar başlar. Askerden dönen Şevket bir bankada çalışmaya başlayınca Ali Rıza Bey’in yükü hafifler. Ama Şevket gönlünü evli bir kadına kaptırınca işler değişir. Ferhunde kısa zamanda dizginleri ele alır. Evin bütün düzenini değiştirir. Ferhunde’nin bitmek tükenmek bilmeyen istekleri, Leyla ve Necla’nın hesapsız harcamaları aileyi zor duruma düşürür. Ali Rıza Bey dirense de karşı koyacak gücü yoktur. Ekonomik gücüyle birlikte otoritesini de kaybetmiştir. Rüzgar sert esmekte, ağacın yaprakları birer birer dökülmektedir.

Acemi Cadı


Acemi cadı dizisi yeni bolmuyle yine sizi kırıp gecirecek ...Yeni bolmunde bu sefer asegulun bası ıyıce dertte halasından aldıgı kalem basına ole işler acacakki kalemi aldıgına cok pişman olacak ...
KOMEDİ DOLU Bİ GECEYE HAZIRMISINIZ..

Binbir Gece


Şehrazat, ataerkil bir ailenin oğlu olan Ahmet’le ailenin şiddetle karşı çıkmasına rağmen evlenmiş, bir çocuğu olmuştur. Oğulları henüz bir yaşındayken Ahmet trafik kazasında ölmüş, Şehrazat oğluyla hayat mücadelesine atılmıştır. Ancak genç kadının talihsizliği bu kadarla kalmamış, oğlunun lösemi olduğunu öğrenmiş, tedavisi için canla başla çalışmaya başlamıştır. Hikaye Şehrazat’ın oğlunun tedavisi için 200 bin dolar bulmak zorunda kalması ile başlar. Tedavi belirlenmiş, Kaan’a ilik verecek donör Azerbaycan’da bulunmuş, iş paraya kalmıştır. Şehrazat önce çok varlıklı bir adam olan kayınpederi Burhan Bey’e başvurur. Sonuç alamaz. Çocuğunu yaşatmak için her çareyi deneyen genç kadın, çalıştığı şirketin iki genç ve yakışıklı patronundan birine başvurur. Patronundan gelen teklif hayatının akışını değiştirecek, Şehrazat’ı altüst etmeye yetecektir.

İki Aile


Oğuz ve kızları güle oynaya yeni evlerine yerleşir.Ancak bu huzur Eda ve çocuklarının da aynı eve taşınmasıyla kabusa döner. Oğuz’un karşı çıkmalarına aldırmadan taşınmaya başlar Eda ve çocukları. Kavga kıyamet bir sürü gürültü. Eda cebindeki bütün parayı bu eve yatırmıştır ve gidecek başka bir yeri yoktur.Oğuz ise yıllar sonra satın aldığı ve çocukluğunun geçtiği evi tanımadığı bu kadına kaptırmamaya kararlıdır. Ortadan sıvışan Feriti bulup durumu düzeltinceye kadar aynı evde yaşamaktan başka çareleri yoktur. Oğuz ve Eda birbiriyle didişirken, çocukları da kendi aralarında itişirler. Hem bu yeni taşındıkları mahalleye, hem de birbirlerine uyum süreçleri komediler oluşturur. Tabii en önemlisi ise, Oğuz’un Eda’dan, hoşlanmaya başlamasıdır. Bir süre sonra huysuz ve inatçı Eda da hoşlanmaya başlar Oğuz’dan. Bunu asla kabul etmez ama. Aralarındaki didişme bir aşk didişmesi haline dönüşür.

Doktorlar


İlk bakışta gayet sıradan gözüken ve içimizden birini izliyormuşuz gibi hissettiren genç doktor Ela ve onunla aynı zamanda , Türkiye'nin en ünlü ve en iyi hastanesinde eğitime başlayan bir grup genç cerrahın hikayesi. Ancak kahramanlarımızı tanıdıkça ve onların renkli , bir o kadar sıradışı hayatlarına tanık oldukça hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlarız.Hayatın tüm renkleri bu dizinin içinde yer alacaktır.Hastaneye gelen her hasta , kurtarılan ya da doktorların elinden kayıp giden her hayat bize bir gerçeği gösterecektir.Ne kadar kibirli ya da önyargılı olduğumuzu ... Nefretlerimizi ya da sevgilerimizi ... Gururumuzun , kıskançlığımızın , öfke ya da açgözlülüğümüzün eşlik ettiği hayatımızla kaybettiklerimizin değerini.Elbette aşkla beraber !Bu dizi ; Bütün değerlerin içinin boşaltıldığı , paranın tek güç olduğu ve her kapıyı açacağı düşüncesinin empoze edildiği dizilerin arasında bir vaha olacaktır !Ve en önemlisi ; Bu genç cerrahlar bize biz olduğumuzu bir kez daha r hatırlatacaktır.Ela ..... Genç , güzel bir doktor.Aynı zamanda ona inanmayan ve her seferinde " Ela bu işi başaramayacaksın.Çünkü yeterli değilsin " diyen dünyaca ünlü bir cerrahın kızı. Hayran olduğu babası ona hiçbir zaman inanmamış ama o her seferinde kendi ayakları üzerinde durmayı başarmıştır.Ve şimdi babasının alzheimer olduğunu herkesten saklamak zorunda.Onu unutan babasına kendini ispatlamak zorunda.Dışardan bakıldığında çok mutlu , çok başarılı , çok güzel bir kadın.Oysa o da hayat mücadelesinde tek başına.Ama onun bu mücadelesi eminiz bir çok kişiye ilham verecektir...Levent ...Zeki , yakışıklı , çok yetenekli ve doğal olarak çok başarılı bir beyin cerrahı.Yeri geldiğinde , yumuşak , romantik bir prens.Bazen de yaramaz , muzip bir çocuk. Ela'nın büyük aşkı. Hepimizin içini ısıtacak kadar naif bir sevgi bu. Engellere , acılara ve hayal kırıklıklarına rağmen. Levent hani şu "başarıyı hakediyor" diyebileceğimiz ender insanlardan. Onun da hataları olmayacak mı ? Elbette olacak. Ne de olsa o da bir insan ama Ela'yı sevmekten asla vazgeçmeyecek. Bir de hayat kurmaktan ...Kader .... İlk görüşte güzelliğiyle dikkat çeker. Manken gibidir. Bu yüzden iç çamaşırı da dahil olmak üzere bir çok tanıtıma katılmıştır. Okuyabilmek için bunları yapmaya mecburdur. Çünkü hayatta ona yardım edecek kimsesi yoktur.Daha bebekken sokağa bırakılmış , ismi onu bulan polisler tarafından verilmiş , yetimhanede büyümüş ondan sonra da tek başına mücadelesine devam ederek hem çalışıp hem okumuştur.Fiziğini kullanarak daha kolay bir hayata sahip olabilecekken , doktor olmayı seçmiştir...Hasan ....Tam bir anne kuzusudur. Görünüşü tamamen kişiliğini yansıtır.İnsana güven veren temiz yüzlü biridir. Bunun yanı sıra çok utangaçtır. Hemen yüzü kızarır. Özellikle kadınlar konusunda fazlasıyla utangaçtır. Şimdiye kadar hiç sevgilisi olmamıştır. Bu yüzden aşık olduğunda tüm dünya onun etrafında dönmeye başlar.Zenan ....İsminden de anlaşılacağı gibi doğulu zengin bir ailenin kızıdır. Beş erkek kardeş içindeki tek kızdır. Bu yüzden erkeksidir. Kızların hiç önemsenmediği , ikinci sınıf vatandaş yerine konduğu bir kültürde büyüdüğü için her şey kendini ispatlamak üzerine kuruludur. İlk önce babasına sonra herkese kendini ispatlamak için sürekli çalışmış ve çok başarılı olmuştur.Hep en iyi okullara gitmiş ve onları da birincilikler bitirmiştir.Burak ....Tam anlamıyla bir play boydur. Yakışıklı ve zengin. Kadınlara fazlasıyla düşkün. Kısacası duygularını yıllar önce kaybetmiştir. Gösteriş budalası , ukala ve kendini öne çıkarmak için gereken her şeyi yapar. Ama onu da değiştirecek bir kadın muhakkak karşısına çıkacaktır.Fikret ...Ela ve diğer asistan cerrahların sorumlu doktoru ,"Gestapo" lakabıyla anılan ama aslında çok sevimli bir görüntüsü olan bir kadındır.Bu lakabın sebebi iş konusunda çok sert olması ve gerçek anlamda bir kabusa dönüşmesidir. Ama öyle olması gerektiği için sert davranır. Gerektiğinde sergilediği anlayış ve duygusallıkla hem şaşırtıcı hem de hayran bırakıcıdır.Haldun ...Cerrahi bölümünün şefi Haldun Bey. Orta yaş üstü babacan bir adamdır. Sisteme , çözemediği sorunlara , karşı karşıya kaldığı haksızlıklara , en çok da elindekini paylaşmayan insanlara kızgındır. Sinirlendiğinde ağzına geleni söylemekten de çekinmez.Suat .....Hastanedeki en başarılı cerrahlardan biridir. Kendini beğenmiş ve kibirli tavırları nedeniyle pek sevilmez. Fazlasıyla takıntılıdır. Dolabında tek renk gömlek ve takım elbise vardır. Tüm elbiseler , temizleyiciden gelen şeffaf kılıflarıyla dolaplara asılır. Yapılan en ufak bir hatayı bile affetmez. Bu yüzden hem bir baş belası hem de çok iyi bir öğretmendir ....

Avrupa Yakası


Avrupa Yakası, ait olmak istediği havalı Nişantaşı hayatı, çalıştığı moda dergisi, tam bir beyaz Türk olan aşık olduğu erkek ve bu dünyanın tam zıttı hayat görüşüne sahip ailesi arasında kalmış genç bir kadını konu alıyor.Dizinin yapımını Plato Film-Sinan Çetin, yönetmenliğini Jale Atabey Özberk üstleniyor. Senaryosunu, başrolünü de oynayan Gülse Birsel yazıyor. Gülse Birsel’in canlandırdığı “Aslı” karakterinin babasını Gazanfer Özcan, annesini Hümeyra, kardeşi Volkan’ı ise Ata Demirer oynuyor.Dergi ekibinde Levent Üzümcü (Cem), Şenay Gürler (Fatoş), Bülent Polat (Şesu), Hale Caneroğlu (Yaprak), Yıldırım Öcek (Patron), Evrim Akın (Selin) yeralıyor. Veysel Diker (Tacettin), DJ Yavuz (Sertaç) ve Vural Çelik (Kubilay) diğer rolleri paylaşıyor.

Sıla


Mezopotamya'nın bereketli toprakları. Hiçbir penceresi birbirine bakmayan, yüksek avlulu evleri, daracık sokakları olan topraklarda kanun tanımaz töreler, töreye karşı gelen aşk!Kalbinde hep hasret büyütmek zorunda kalan bir kızla, töreleri ve kalbi arasında kalan Boran'ın tutkulu aşk hikayesi!Yazgısı, onu üç yaşındayken özünden, ailesinden koparıp, İstanbul'a sürükler. Kökleri Doğuda, Batı dünyasına ait Sıla, bir yalanla büyür. Sıla başka bir dünyaya kök salmaya çalışırken o farkında değildir ki, o topraklar kızların kaderini başkaları yazar. Sıla'nın hiç duymadığı Berdel kelimesi, hayatının tüm seyrini değiştirir. Hiç tanımadığı ağabeysinin canını kurtarmak için, hiç görmediği aşiret reisi Boran'la zorla evlendirilir. Artık Sıla kocaman bir evde, yıkılmaz kuralları olan bir töreye hapistir. Sıla her gün kaçış planları yapar ama farkında değildir ki, asıl kaçmaya çalıştığı şey, içinde yavaş yavaş büyüyen Boran'a duyduğu umarsız aşktır